akarlar

listen to the pronunciation of akarlar
التركية - الإنجليزية
mites
plural of mite
– minute animals having eight legs in the adult stage There are harmful and beneficial species Closely related to spiders
Mites are relatives to the spider, but are very small and often microscopic They can be yellow, red, or green Like their relatives, mites can spin minute webs under leaves and in joints between stems Before you ever see the mites, you'll probably see tiny yellow spots on leaves To confirm the presence of mites, tap leaves over a white surface where the tiny spiders will be more visible Mites are frequently a pest of drought stressed plants and can usually be controlled by keeping plants well watered and by hosing off those that are heavily infected Insceticidal soaps can also be used
Tiny colonies of red or brown spiders in webs under leaves; suck plant juices and cause leaves to turn stippled, grayish, then fall Control: Clean up plant debris around plants in spring Wash off with a spray from the hose; do this daily and try to get the underside of the leaves Can spray with insecticidal soap or miticide
akar
landed property
akar
(Ticaret) runner
akar
(Ticaret) income
akar
running

Tom lives in the woods without electricity and running water. - Tom elektrik ve akarsu olmadan ormanda yaşıyor.

akar
mite

Your bed is crawling with dust mites. - Yatağın toz akarı kaynıyor.

The pillow is crawling with dust mites. - Yastığın toz akarı kaynıyor.

akar
landed property, real estate, real property
akar
liquid, flowing
akar
running, oozing
التركية - التركية
Bir tür kırmızı örümcek
Gövdeleri halkasız, başları göğüsle birleşik, ağız yapıları ısırıcı, sokucu veya emici örümceğimsiler takımı
Tıknaz yapılı, gövdeleri halkasız, başları göğüsle birleşik, ağız yapıları ısırıcı, sokucu veya emici örümceğimsiler takımı
AKAR
Kiraya verilerek gelir getiren ev, dükkân, tarla, bağ gibi mülk, akaret
AKAR
(Osmanlı Dönemi) Korku ve dehşetten kişinin ayakları titreyip dövüşememesi
AKAR
(Osmanlı Dönemi) Bâbil vilayetinde bir yer adı
AKAR
(Osmanlı Dönemi) Dehşetli olmak. Yaralamak. Boğazlamak
AKAR
(Hukuk) Taşınmaz mal; halk arasında kiraya verilen ve gelir sağlayan şeyler anlamında kullanılır
AKAR
(Osmanlı Dönemi) Köşk, yüksek bina
Akar
akaret
akar
Kısırlık
akar
Kira geliri getiren mülk
akar
Sıvı
akar
Kiraya verilerek gelir getiren ev, dükkân, tarla, bağgibi mülk
akarlar
المفضلات