O, buna karşın geçmedi.
- He didn't pass after all.
Buna karşın haklıydı.
- He was right after all.
Eski metot sonunda en iyi olduğunu kanıtladı.
- The old method proved to be best after all.
Sonunda hiçbir şey sonsuza kadar kalmaz.
- After all, nothing remains forever.
Ben çok şey denedim fakat yine de başarısız oldum.
- I tried many things but failed after all.
Jane yine de onu almadı.
- Jane didn't buy it after all.
Buna rağmen kimse problemi çözemedi.
- No one could solve the problem after all.
Nihayet yardımına ihtiyacımız olacak.
- We're going to need your help after all.
O bütün bu yıllardan sonra nihayet çıkıp geldi.
- He finally comes out after all these years.
Her şeye rağmen onu başardın
- You managed it after all.
Her şeye rağmen onu almadım.
- Tom didn't buy it after all.
Sonuç olarak o gelmedi.
- After all she did not come.
Sonuç olarak sen haklıydın.
- You were right after all.
Nihayetinde o bir çocuk.
- She is a child after all.
Her şeye rağmen onu becerdin.
- You managed it after all.
Her şeye rağmen onu almadım.
- Tom didn't buy it after all.
... The index at the back of a book, and after all that's ...
... allowed to choose the firmware that runs on it. After all, when you own a device that ...