Bu çocuğun annesi bir sunucu.
- This child's mother is an announcer.
O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz.
- He never fails to write to his mother every week.
Merhametsiz adalet zulümdür, adaletsiz merhamet yok olmanın anasıdır.
- Justice without mercy is cruelty; mercy without justice is the mother of dissolution.
Esperanto'yu ana dilim gibi konuşabiliyorum.
- I can speak Esperanto as if it's my mother tongue.
Sevgili anneciğim, neden çok üzgünsün?
- Dear mother, why art thou so sad?