I certainly don't condone that.
- Kesinlikle onu affetmem.
Forgive me Father for I have sinned.
- Günah işlediğim için beni affet Tanrım.
Please forgive me for opening your letter by mistake.
- Yanlışlıkla mektubunu açtığım için lütfen beni affet.
She forgave him for killing her father.
- O, babasını öldürdürmesine rağmen onu affetti.
You forgave me, didn't you?
- Beni affettin, değil mi?
Excuse us for the inconvenience.
- Rahatsızlık için bizi affet.
My mother excused his mistake.
- Annem onun hatasını affetti.
We have already forgiven you.
- Biz zaten sizi affettik.
You've never forgiven me, have you?
- Beni hiç affetmedin, değil mi?