aesthetically pleasing

listen to the pronunciation of aesthetically pleasing
الإنجليزية - التركية

تعريف aesthetically pleasing في الإنجليزية التركية القاموس.

beautiful
{s} güzel

Doğduğum yer olan Nagasaki, güzel bir liman kentidir. - Nagasaki, where I was born, is a beautiful port city.

O çok güzeldir, daha neyse çok akıllıcadır. - She is very beautiful, and what is more, very wise.

beautiful
zarif

O güzel ve ayrıca çok zarif. - She is beautiful, and what is more, very graceful.

Buz pateni zarif ve güzel olabilir. - Ice skating can be graceful and beautiful.

artistic
{s} güzel sanatlarla ilgili
artistic
sanatçı ruhuna sahip
artistic
sanatsal yönü olan
artistic
sanatsal

Beyninizin sol tarafını çok kullanıyorsunuz. Daha sanatsal olabilmek için beyninizin sağ tarafını kullanmaya çalışın. - You live in your left brain too much. Try to use your right brain to be more artistic.

Bahçenin sanatsal güzelliği gerçekten şaşırtıcı. - The artistic beauty of the garden is truly amazing.

artistic
sanatlı
artistic
sanat yönü olan
artistic
artistik

Tom son derece artistik. - Tom is extremely artistic.

Hayatta kalma arzusu ve ölüm korkusu artistik duygulardır. - The desire to survive and the fear of death are artistic sentiments.

artistic
estetik güzellie sahip
artistic
{s} sanatkârane, sanatlı
artistic
{s} sanatçı ruhlu

Sanatçı ruhlu bir ailede yetişti. - He was raised in an artistic family.

Sanırım Tom sanatçı ruhlu. - I think Tom is artistic.

artistic
{s} sanatçı ruhuna sahip, sanatsal yönü olan: She is also artistic. Onun sanat yönü de var
artistic
sanatkârane bir şekilde
artistic
güzel sanatlaraartistically sanatkârca
beautiful
(sıfat) güzel, hoş, biçimli, tatlı, harika, nefis
الإنجليزية - الإنجليزية
artistic
beautiful
aesthetically pleasing

    الواصلة

    aes·thet·i·cal·ly pleas·ing

    التركية النطق

    esthetîkli plizîng

    النطق

    /esˈᴛʜetəklē ˈplēzəɴɢ/ /ɛsˈθɛtɪkliː ˈpliːzɪŋ/
المفضلات