addressee

listen to the pronunciation of addressee
الإنجليزية - التركية
{i} alıcı, kendisine mektup/paket gönderilen kimse
alacak kişi
mektup gönderilen kişi
(kendisine mektup/vb.) gönderilen kişi
alıcı
adresine mektup gönderilen kimse
(Askeri) GÖNDERİLEN YER, GÖNDERİLEN ŞAHIS: Alacak makam, Alacak olan kimse
(isim) alıcı
(Askeri) alacak makam
muhatab
adres sahibi
addressee indicator group
(Askeri) adres gösterge grubu
addressees
muhatapları
action addressee
(Askeri) GEREĞİ İÇİN ALACAK MAKAM: Kendisine, bir işin yapılması için yazı gönderen makam; işlem adresi; işlem yapacak adres
emergency addressee card
(Askeri) EN YAKIN AİLE ADRESİ: Faal hizmette iken memleket dışına çıkan bir şahsa, memleketten ayrılırken imza ettirilen ve herhangi bir acil durumda haberdar edilecek yakınının, şahsın isim ve adresini ihtiva eden kart
exempted addressee
(Askeri) HARİÇ TUTULAN MAKAM: Bir mesajın adres listesinde ismi bulunan; fakat kendisine, gereği veya bilgi için yazı yazılmamış olan adres sahibi
information addressee
(Askeri) Bilgi verilen makam
information addressee
(Askeri) BİLGİ VERİLEN MAKAM: Kendisine yalnız bilgi için haber gönderilen makam
الإنجليزية - الإنجليزية
The person or organization to which something, such as a letter or message, is addressed, for whom the item is intended
one to whom something is addressed
The addressee of a letter or parcel is the person or company that it is addressed to. the person a letter, package etc is addressed to
{i} one to whom something is addressed, sendee
One to whom anything is addressed
addressees
plural of addressee
for the addressee only
intended to be received by the one whom it is addressed (of a letter, package, etc.)
name of addressee
name of a person to whom mail is sent
addressee

    الواصلة

    ad·dress·ee

    التركية النطق

    ädresi

    النطق

    /ˌadreˈsē/ /ˌædrɛˈsiː/

    علم أصول الكلمات

    [ "a-"dre-'sE, &-"dre-'sE ] (noun.) 1810. From address + suffix -ee, used for recipient of an action, probably from French suffix for past participles
المفضلات