Bir tutam biber eklemeye ne dersin?
- How about adding a touch of pepper?
Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
- Adding comments makes it easier to read the code.
Esperantoda, o ile biten isimler. Çoğul bir j ekleyerek oluşturulur.
- In Esperanto, nouns end in o. The plural is formed by adding a j.
Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir.
- Adding comments makes it easier to read the code.
Örnek bir cümle ekliyorum.
- I am adding an example sentence.
Tom, Tatoeba'ya cümleler ekliyor.
- Tom is adding sentences to Tatoeba.
Daha sonra yapmak istediğimiz şey biraz tuz ilave etmek.
- What we want to do next is add some salt.
Az önce söylediklerime ilave etmek istediğin bir şey var mı?
- Is there anything you want to add to what I just said?
Sayıları toplamak çok mutlu edicidir.
- Adding up numbers is very uplifting.
Hesap makinesi kullanarak sayıları toplamak kolaydır.
- It is easy to add numbers using a calculator.
Çocuk nasıl toplama yapılacağını bile bilmiyor.
- The child does not even know how to add.
Çocuklar toplama ve çıkarmayı öğreniyor.
- The children are learning to add and subtract.
O yakında tekrar yazacağını mektubunda ekledi.
- She added in her letter that she would write again soon.
Açılış konuşması tek başına bir saat sürdü.
- The opening address alone lasted one hour.
10'a 5 eklemek kolaydır.
- It is easy to add 5 to 10.
Söylediklerime bir şey eklemek ister misin?
- Would you like to add anything to what I've said?
Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın.
- You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.
Biraz daha biber ekle.
- Add a little more pepper.
Katılımcıların başkalarına saygılı cümleler eklemeleri gerekir.
- Contributors should add sentences that are respectful of others.
Üçe üç eklerseniz, altı elde edersiniz.
- If you add 3 to 3, you get 6.
Biraz şeker ekler misiniz?
- Don't you add some sugar?
Telifli kaynaklardan cümleler eklemeyin.
- Don't add sentences from copyrighted sources.
Bir yorum eklediniz, çeviri değil. Çeviri eklemek için, cümle üzerindeki «あ→а» simgesine tıklatın.
- You have added a comment, not a translation. To add a translation, click on the «あ→а» icon above the sentence.
Araştırmalar, temel barınma ve gıda ihtiyaçları karşılanır karşılanmaz, ilave zenginliğin mutluluğa çok az şey kattığını gösteriyor.
- Studies show that once the basic needs of shelter and food are met, additional wealth adds very little to happiness.
Komiteye bir kadın ilave ettiler.
- They added a woman to the committee.
From the 2nd century BC to the 3th century AD.
I have placed both of the ads in the newspaper as instructed.
After engaging the boss for one minute, two adds will arrive from the back and must be dealt with.
He added that he would willingly consent to the entire abolition of the tax. - William Macaulay.
I will add to your yoke. - 1 Kings 12:14.
As easily as he can add together the ideas of two days or two years. - John Locke.
... Governor Romney's pledge of not reducing the deficit ' or ' or ' or not adding to ...
... So by adding it to my personal library, now it shows up here ...