الإنجليزية - التركية
تعريف acting fairly and doing the right thing في الإنجليزية التركية القاموس.
- responsibility
- {i} mesuliyet
- responsibility
- sorumluluk
Taro güçlü bir sorumluluk duygusuna sahiptir.
-Taro has a strong sense of responsibility.
O, beni daha fazla sorumluluktan kurtarıyor.
-That absolves me from further responsibility.
- responsibility
- sorum
Grup bombalama sorumluluğunu üstlendi.
-The group claimed responsibility for the bombings.
Taro güçlü bir sorumluluk duygusuna sahiptir.
-Taro has a strong sense of responsibility.
- responsibility
- ağırlık
- responsibility
- {i} sağlamlık
- responsibility
- {i} ödeme gücü
- responsibility
- {i} güvenilirlik
- responsibility
- {i} temyiz gücü
- responsibility
- {i} yükümlülük
- responsibility
- (Askeri) SORUMLULUK: 1. Verilen bir görevi başarılı bir sonuca ulaştırma yükümü. Emir ve komuta yetkisi ve başarıyı temin için gerekli davranışlar, sorumluluğun gerekleridir. 2. Bir şahsın kendisine emanet edilen veya kullanımı altındaki malı emniyet altında bulundurma ve yerinde kullanma yükümlülüğü. Ayrıca bakınız: "accountability"
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف acting fairly and doing the right thing في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- responsibility
acting fairly and doing the right thing
الواصلة
act·ing fair·ly and do·ing the right thingالتركية النطق
äktîng ferli ınd duîng dhi rayt thîngالنطق
/ˈaktəɴɢ ˈferlē ənd ˈdo͞oəɴɢ ᴛʜē ˈrīt ˈᴛʜəɴɢ/ /ˈæktɪŋ ˈfɛrliː ənd ˈduːɪŋ ðiː ˈraɪt ˈθɪŋ/
Resimler
المفضلات