Bir sürü kişi pandispanyayı fırınlanması zor sanmakta, ama yeterince yumurta kullanırsanız hiçbir şey sahiden ters gitmeyebilir.
- Many people think that sponge cake is difficult to bake, but if you use enough eggs, nothing can really go wrong.
Oğlumun hâlâ hayatta olduğunu düşünmek elimde değil.
- I cannot help thinking that my son is still alive.
Tom onun üzerinde düşünmek istiyor.
- Tom wants to think it over.
Onun Bay Brown olduğunu düşünüyorum.
- I think he is Mr Brown.
Onun bir doktor olduğunu düşünüyorum.
- I think he is a doctor.
Sanıyorum iyi bir düşünce değil.
- I think it's not a good idea.
Kitabı konu üzerindeki bütün düşüncelerini barındırıyor.
- His book incorporates all his thinking on the subject.
Çocukken pamuklu şekerin ve bulutların benzer olduklarını düşünürdüm.
- When I was a kid, I used to think that fairy floss and clouds were alike.
Doktor, hangi ilacı vereceğine karar vermeden önce dikkatlice düşünür.
- The doctor thinks carefully before deciding what medicine to give.
Ne düşündüğünü tahmin etmek mümkün değil.
- There is no telling what he is thinking.
Sanırım biraz daha beklemek zorundayız.
- I think we have to wait a little more.
Ne kadar süre beklemek zorunda kalacağımızı düşünüyorsun?
- How long do you think we'll have to wait?