acele etmeyin

listen to the pronunciation of acele etmeyin
التركية - الإنجليزية
Take your time
acele et
hurry up

Hurry up, or you'll miss the train. - Acele et, yoksa treni kaçıracaksın.

Hurry up. You'll be late for school. - Acele et. Okula geç kalacaksın.

acele et
(Argo) get cracking
acele et
look lively
acele et
{f} hurried

They hurried to their father's rescue. - Babalarını kurtarmak için acele ettiler.

He hurried so as to be in time for the train. - Trene zamanında yetişmek için acele etti.

acele et
{f} rushed

Tom rushed to open the door. - Tom kapıyı açmak için acele etti.

Although you rushed, you're not ready. - Acele etmene rağmen, sen hazır değilsin.

acele et
{f} bustle
acele et
{f} hurrying

I don't see any reason for hurrying. - Ben acele etmek için herhangi bir neden görmüyorum.

Hurrying leads to mistakes being made. - Acele etmek hataların yapılmasına yol açar.

acele et
{f} rush

Although you rushed, you're not ready. - Acele etmene rağmen, sen hazır değilsin.

We have time, there's no rush. - Acele etmeyin, zamanımız var.

acele et
{f} scurry
acele et
{f} bustling
acele et
{f} hurry

Hurry, or you'll miss the train. - Acele et, yoksa treni kaçıracaksın.

Hurry up, or you'll miss the train. - Acele et, yoksa treni kaçıracaksın.

acele et
look sharp
acele et
look slippy
acele et
hurry up!
acele et
come along
acele et
step on it
acele et
snap to it
acele et
snap it up
acele etmeyin
المفضلات