Ülkedeki otobüsler çoğunlukla zamanında gelmezler.
- Buses in the country don't usually come on time.
Tom çoğunlukla sekiz saat uyur.
- Tom usually sleeps eight hours.
Genellikle saat kaçta kalkarsın?
- What time do you usually get up?
Genellikle ne zaman yatarsın?
- What time do you usually go to bed?
Şimşek, genelde gök gürültüsünün ardından meydana gelir.
- Lightning is usually followed by thunder.
Öğle yemeğinden sonra genelde şekerleme yaparlar.
- After lunch, they usually have a nap.