a young man

listen to the pronunciation of a young man
الإنجليزية - التركية

تعريف a young man في الإنجليزية التركية القاموس.

youth
gençlik

Malezya'daki gençlik Kore ve Japonya'daki ünlülerden gerçekten hoşlanıyor. - The youth in Malaysia really like Korean and Japanese celebrities.

Gençlik ve cinsiyetiyle ilgili bilgi işine karşı bir ön yargıya sebep olmasın diye Bayan Cockburn adını gizledi. - Mrs Cockburn concealed her name lest the knowledge of her sex and youth should produce a prejudice against her work.

young man
delikanlı
youth
the flower of youth gençliğin baharı
young man
jön
young man
dadaş
young man
yiğit
youth
nevcivan
youth
dadaş
youth
gençlik evresi
youth
uşak
youth
gençlik dönemi
youth
genç kişi
youth
genç adam
youth
genç

Ben o şarkıyı ne zaman duysam, gençliğimi hatırlıyorum. - When I hear that song I remember my youth.

Onlar, Tom'un gençliğinde hangi zorlukları yaşadığını bilmiyorlar. - They don't know what difficulties Tom went through in his youth.

Young man
(isim) Genco
young man
genç

Şu genç adam bisikletçiliğe çok düşkündür. - That young man is very keen on cycling.

Onun içinde iki kişi vardı, onun kız öğrencilerinden birisi ve genç bir adam. - There were two people in it, one of her girl students and a young man.

youth
(isim) gençlik, dinçlik, bahar, delikanlılık, delikanlı, tazelik, genç, gençler
youth
{i} bahar
youth
{i} gençler

Yaşlı adam gençleri kıskanıyor. - The old man envies the youth.

Bilim Mastering gençlerimizin coşkulu bir isteğidir. - Mastering science is an ardent wish of our youth.

youth
{i} dinçlik
youth
youth hostel genç yuristler için ucuz otel
youth
{i} delikanlılık
الإنجليزية - الإنجليزية
youth
fellow-me-lad

Then the captain said, And just what d'you know of Lord Rothbury, fellow-me-lad? I told you. I'm with his militia, Portia repeated doggedly.

A man
gome
A man
Bruce
A man
dude
A man
joker
A man
were
A man
dog
A man
chap
A man
fella
A young kid
kidling
young man
boy, male teenager
a young man

    التركية النطق

    ı yʌng män

    النطق

    /ə ˈyəɴɢ ˈman/ /ə ˈjʌŋ ˈmæn/

    فيديوهات

    ... young man and his mom showed up, and he looked unbelievable, good as new. ...
    ... mistakes, but you couldn’t debate that young man’s hunger to learn.  You could not debate ...
المفضلات