الإنجليزية - التركية
تعريف a vehicle that travels through space في الإنجليزية التركية القاموس.
- spacecraft
- {i} uzay gemisi
Bir uzay gemisinden bakıldığında dünya mavi görünür.
-Seen from a spacecraft, the earth looks blue.
Alan Shepard bir uzay gemisini kullanan ilk Amerikalıydı.
-Alan Shepard was the first American to pilot a spacecraft.
- spacecraft
- uzay aracı
Rus Soyuz uzay aracı Uluslararası Uzay İstasyonu'na kenetlendi.
-The Russian Soyuz spacecraft has docked at the International Space Station.
İtici gaz roket dışına bir yönde patladığı için, o uzay aracını diğer yönde iter.
-As propellant blasts out of the rocket in one direction, it pushes the spacecraft in the other.
- spacecraft
- uzay araç
Bugünün uzay araçları roketler kullanıyor ve roketler büyük miktarda itici yakıt kullanıyor.
-Today’s spacecraft use rockets and rockets use large quantities of propellant.
- spacecraft
- (Askeri) UZAY ARACI: Uzayda uçacak şekilde imal edilmiş bir araç
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a vehicle that travels through space في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- spacecraft
a vehicle that travels through space
الواصلة
a ve·hi·cle that travels through spaceالتركية النطق
ı vihîkıl dhıt trävılz thru speysالنطق
/ə ˈvēhəkəl ᴛʜət ˈtravəlz ˈᴛʜro͞o ˈspās/ /ə ˈviːhɪkəl ðət ˈtrævəlz ˈθruː ˈspeɪs/
Resimler
المفضلات