a tray or drawer in a chest

listen to the pronunciation of a tray or drawer in a chest
الإنجليزية - التركية

تعريف a tray or drawer in a chest في الإنجليزية التركية القاموس.

till
-e kadar
till
{e} kadar

O, sabahtan akşama kadar çalıştı. - He worked from morning till night.

O, sabahtan akşama kadar çalıştı. - She worked from morning till night.

till
(Ticaret) para kasası
till
çiftçilik
till
(Tarım) pullukla sürmek
till
para çekmecesi
till
oluncaya kadar

Bir ebeveynin sevgisini kendimiz ebeveynler oluncaya kadar asla bilmeyiz. - We never know the love of a parent till we become parents ourselves.

O oluncaya kadar onun hakkında endişelenmeyelim. - Let's not worry about that till it happens.

till
(İş yerlerinde kullanılan) Kasa
till
{f} sürmek
till
till I come
till
ziraat
till
bağ
till
işle
till
(fiil) sürmek, toprağı sürmek, işlemek (toprak)
till
ben gelinceye kadar

Ben gelinceye kadar onun beklemesini iste. - Ask her to wait till I come.

Ben gelinceye kadar onlara beklemesini söyle. - Ask them to wait till I come.

till
{e} bağ. -e kadar: till Friday cumaya kadar. till Antalya Antalya'ya kadar
till
zamana kadar

O zamana kadar ne yaparım? - What do I do till then?

O zamana kadar her şey olabilir. - Anything may happen till that time.

till
{f} toprağı sürmek
till
{i} kasa
till
till now şimdiye kadar
الإنجليزية - الإنجليزية
till
a tray or drawer in a chest

    الواصلة

    a tray or draw·er in a chest

    التركية النطق

    ı trey ır drôr în ı çest

    النطق

    /ə ˈtrā ər ˈdrôr ən ə ˈʧest/ /ə ˈtreɪ ɜr ˈdrɔːr ɪn ə ˈʧɛst/
المفضلات