a tidal bore

listen to the pronunciation of a tidal bore
الإنجليزية - التركية

تعريف a tidal bore في الإنجليزية التركية القاموس.

eager
istekli

Onun konuşması sırasında öğrenciler istekli olarak dinlediler. - The pupils listened eagerly during his speech.

O, Avustralya'da yaşamaya isteklidir. - She is eager to live in Australia.

eager
(sıfat) hevesli, gayretli, istekli, sabırsız, ateşli
eager
isteklenmek
eager
arzulu/hevesli
eager
can atan
eager
hevesli

Gençler yurt dışına gitmekte çok hevesli. - Young people are eager to go abroad.

Mavi gömleği denemek için hevesliydi. - He was eager to try on the blue shirt.

eager
sabırsız

Boston'a gitmek için sabırsızlanıyorum. - I'm eager to go to Boston.

Boston'u ziyaret etmek için sabırsızlanıyorum. - I'm eager to visit Boston.

tidal bore
med cezir deliği
tidal bore
med cezır deliği
eager
eagerly şiddetli arzuyla
eager
arzulu
eager
eagerness şevk istek
eager
büyük şevkle
eager
canlılık
eager
arzu
eager
{s} ateşli
eager
sabırsızlıkla
eager
eager beaver vazifesine fazlasıyla bağlı olan kimse
tidal bore
(Askeri) gel-git oyuğu
الإنجليزية - الإنجليزية
eager
eagre
tidal bore
A wave, in the form of a wall of water, formed by an incoming tide funneling into an estuary
a bore
fuddy-duddy
a bore
stuffed shirt
tidal bore
a high wave (often dangerous) caused by tidal flow (as by colliding tidal currents or in a narrow estuary)
a tidal bore

    الواصلة

    a tid·al bore

    التركية النطق

    ı taydıl bôr

    النطق

    /ə ˈtīdəl ˈbôr/ /ə ˈtaɪdəl ˈbɔːr/
المفضلات