a thing that frustrates

listen to the pronunciation of a thing that frustrates
الإنجليزية - التركية

تعريف a thing that frustrates في الإنجليزية التركية القاموس.

frustration
hüsran

Tom'un hüsranını anlayabilirim. - I can understand Tom's frustration.

frustration
(Tıp) Herhangi bir arzuyu tatmin edememenin veya gayret gösterdiği halde amaca ulaşamamanın sebep olduğu ruhsalg erilim hali
frustration
Sükût-u hayâl
frustration
başarısızlık/engelleme
frustration
düş kırıklığı

Tom'un düşük bir düş kırıklığı toleransı vardır. - Tom has a low frustration tolerance.

frustration
engellenme
frustration
engelleme
frustration
bozma
frustration
hayal kırıklığı

Onun hayal kırıklığını anlıyorum. - I understand his frustration.

Onun hayal kırıklığını anlıyorum. - I understand her frustration.

frustration
sinir bozucu şey
frustration
{i} işini bozma
frustration
{i} önleme
frustration
{i} boşa çıkma
frustration
{i} engellenme; kösteklenme; set çekilme
الإنجليزية - الإنجليزية
frustration
a thing that frustrates

    التركية النطق

    ı thîng dhıt frʌstreyts

    النطق

    /ə ˈᴛʜəɴɢ ᴛʜət ˈfrəˌstrāts/ /ə ˈθɪŋ ðət ˈfrʌˌstreɪts/
المفضلات