Hayattaki en büyük mutluluk sevmek ve sevilmek.
- It is the greatest happiness in life to love and to be loved.
Sevmek kolay fakat sevilmek zordur.
- It is easy to love, but hard to be loved.
Sen benim hayatımın aşkısın.
- You're the love of my life.
Aşk onu rüyalarında görmektir.
- Love is seeing her in your dreams.
Maury Povich'e gelen insanlar genellikle sevgililerinin onları aldattıkları ile ilgili önemli iddialarda bulunmaktadırlar.
- The people who come on the Maury Povich show often make pretentious claims about their lovers cheating on them.
Anne sevgisi en muhteşem şeydir.
- Maternal love is the greatest thing.
Sevgili kız kardeşim, seni seviyorum.
- I love you, dear sister.
Onun sevgilisi İngiliz hükümeti için çalışan bir casus.
- Her lover is a spy working for the British government.
Başkalarına yardım etmeyi severim.
- I love to help others.
Yaramaz oğul, babasını sevdi.
- The mischievous son loved his dad.
Âşık olmak biraz zaman alır.
- Falling in love takes some time.
Âşık olmak için çok gençsin.
- You are too young to be in love.
Hiç kimse onun onu sevip sevmediğini bilmiyor.
- No one knows if he loves her or not.
Ne kadar zor bir şey, sevmek ve akıllı olmak, ve her ikisi birden.
- How difficult a thing it is, to love, and to be wise, and both at once.