Bu film gerçekten ebedi bir başyapıt.
- This movie is indeed a timeless masterpiece.
Salman Rüşdi'nin “Şeytan Ayetleri” modern edebiyatın gerçek başyapıtıdır.
- “The Satanic Verses” by Salman Rushdie is a real masterpiece of modern literature.
Bu senfoni gerçek bir şaheser.
- This symphony is a real masterpiece.
Onlar Avrupa sanatının seçkin şaheserleridirler.
- They are great masterpieces of European art.
Bu resmi bir sanat eseri olduğu için değil ama cazibesi olduğundan dolayı beğeniyorum.
- I like this picture, not because it is a masterpiece, but because it has charm.
Maliyeti ne kadar olursa olsun, milyoner sanat eserini alma konusunda ısrar etti.
- The millionaire insisted on acquiring the masterpiece no matter how much it cost.