الإنجليزية - التركية
تعريف a statement, such as an offer, that signals a possibility of accord في الإنجليزية التركية القاموس.
- bridge
- {i} köprü
Uzun zaman önce, burada bir köprü vardı.
-A long time ago, there was a bridge here.
Köprü ne kadar uzunmuş!
-How long that bridge is!
- bridge
- köprülemek
- bridge
- (Askeri) köprüüstü
- bridge
- kaptan köşkü
- bridge
- (Muzik) yaylı çalgılarda eşik
- bridge
- köprüyle birleştirmek
- bridge
- burun köprüsü
- bridge
- gözlük köprüsü
- bridge
- {f} köprü kurmak
- bridge
- köprü,v.köprü kur: n.köprü
- bridge
- (Tıp) Diş köprüsü, briç
- bridge
- bridge tournament briç turnuvas
- bridge
- iskambil briç
- bridge
- {f} köprü yapmak
Köprü yapmak, maliyetin dışında, uzun sürecektir.
-Apart from the cost, it will take long to build the bridge.
- bridge
- {i} briç
Nasıl briç oynayacağımı bilmiyorum.
-I don't know how to play bridge.
Onlar her boş zamanlarında briç oynarlar.
-They play bridge every free moment.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a statement, such as an offer, that signals a possibility of accord في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- bridge
a statement, such as an offer, that signals a possibility of accord
الواصلة
a statement, such as an offer, that signals a pos·si·bi·li·ty of ac·cordالنطق
Resimler
المفضلات