a state of extreme distress

listen to the pronunciation of a state of extreme distress
الإنجليزية - التركية

تعريف a state of extreme distress في الإنجليزية التركية القاموس.

desperate straits
tehlikeli durum
dire straits
Müthiş sıkıntı, büyük sıkıntı
desperate straits
(Ticaret) mali darboğaz
dire straits
sıkıntı

O çok sıkıntıdaydı ama mecbur olduğu işi isteyerek yaptı. - She was in dire straits, but made a virtue out of necessity.

O parası için sevmediği bir adamla yaşamaya devam ederse, onun umudunu keseceği ve müthiş sıkıntıda olacağı gün gelecektir. - If she continues to live with a man she doesn't love for his money, the day will come when she will despair and be in dire straits.

dire straits
müthiş sıkıntı

O parası için sevmediği bir adamla yaşamaya devam ederse, onun umudunu keseceği ve müthiş sıkıntıda olacağı gün gelecektir. - If she continues to live with a man she doesn't love for his money, the day will come when she will despair and be in dire straits.

الإنجليزية - الإنجليزية
dire straits
desperate straits
a state of extreme distress

    الواصلة

    a state of ex·treme dis·tress

    التركية النطق

    ı steyt ıv îkstrim dîstres

    النطق

    /ə ˈstāt əv əkˈstrēm dəˈstres/ /ə ˈsteɪt əv ɪkˈstriːm dɪˈstrɛs/
المفضلات