a state of concealment

listen to the pronunciation of a state of concealment
الإنجليزية - التركية

تعريف a state of concealment في الإنجليزية التركية القاموس.

hiding
{i} gizlenme

Benden gizlenmeye devam edemezsin, Tom. - You can't keep hiding from me, Tom.

hiding
{f} sakla

Şüpheli üç haftadır dağlarda saklanıyordu. - The suspect was hiding out in the mountains for three weeks.

Polisten saklandığı için, Dima geceyi bir çöplükte geçirdi. - Hiding from the police, Dima spent the night in a dumpster.

hiding
saklayarak
hiding
{i} saklama

Gerçek duygusunu saklamada uzman oldu. - He has become expert in hiding his true feeling.

Tom altın paralarını koyduğu yerin mükemmel saklama yeri olduğunu düşünüyordu. Fakat, yanılıyordu. - Tom thought where he put his gold coins was the perfect hiding place. However, he was wrong.

hiding
{i} dayak
hiding
{i} saklanma

Tom ailesini terk etti ve saklanmaya gitti. - Tom abandoned his family and went into hiding.

Yeni bir saklanma yeri bulmam gerekiyor. - I need to find a new hiding place.

hiding
{i} gizleme

Tom'un bir şey gizlemediğini nasıl biliyorsunuz? - How do you know Tom wasn't hiding something?

Kendini gizlemen işe yaramaz. - Hiding yourself won't help.

hiding
{i} dövme
hiding
dayak/saklama/saklanma
الإنجليزية - الإنجليزية
hiding
a state of concealment

    الواصلة

    a state of con·ceal·ment

    التركية النطق

    ı steyt ıv kınsilmınt

    النطق

    /ə ˈstāt əv kənˈsēlmənt/ /ə ˈsteɪt əv kənˈsiːlmənt/
المفضلات