a state of concealment

listen to the pronunciation of a state of concealment
الإنجليزية - التركية

تعريف a state of concealment في الإنجليزية التركية القاموس.

hiding
{i} gizlenme

Benden gizlenmeye devam edemezsin, Tom. - You can't keep hiding from me, Tom.

hiding
{f} sakla

Tom kapının arkasında saklanıyordu. - Tom was hiding behind the door.

Tom dağlarda saklanıyordu. - Tom was hiding in the mountains.

hiding
saklayarak
hiding
{i} saklama

Gerçek duygusunu saklamada uzman oldu. - He has become expert in hiding his true feeling.

Annemin benden bir şey saklayıp saklamadığını merak ediyorum. Bugün beni orospu çocuğu diye çağırdı. - I wonder if my mother is hiding something from me. She called me a son of a bitch today.

hiding
{i} dayak
hiding
{i} saklanma

Tom ailesini terk etti ve saklanmaya gitti. - Tom abandoned his family and went into hiding.

Tom mükemmel bir saklanma yeri bulduğunu düşündü. - Tom thought he'd found the perfect hiding place.

hiding
{i} gizleme

Kendini gizlemen işe yaramaz. - Hiding yourself won't help.

Tom'un bir şey gizlemediğini nasıl biliyorsunuz? - How do you know Tom wasn't hiding something?

hiding
{i} dövme
hiding
dayak/saklama/saklanma
الإنجليزية - الإنجليزية
hiding
a state of concealment

    الواصلة

    a state of con·ceal·ment

    التركية النطق

    ı steyt ıv kınsilmınt

    النطق

    /ə ˈstāt əv kənˈsēlmənt/ /ə ˈsteɪt əv kənˈsiːlmənt/
المفضلات