a specific piece of information that serves to notify

listen to the pronunciation of a specific piece of information that serves to notify
الإنجليزية - التركية

تعريف a specific piece of information that serves to notify في الإنجليزية التركية القاموس.

notification
{i} tebliğ

Onun kovulmasıyla ilgili herhangi bir tebliğ almadık. - We didn't receive any notification of his having been fired.

notification
ihtar
notification
{i} ihbarname
notification
(Avrupa Birliği) bildirim

Onun yaklaşan partisi hakkında e-posta bildirimini aldım. - I received an email notification of his upcoming party.

Sigara içme yasağı bildirimi dün restoranın dışında yayınlandı. - Notification of the smoking ban was posted outside the restaurant yesterday.

notification
{i} duyuru
notification
(Mukavele) tebligat

Bizim hiç tebligatımız yoktu. - We had no notification.

notification
bildirme
notification
bildirge
notification
bildiri

Bir ay içinde taşınmamız gerektiğine dair bildirim aldım. - I received notification that we must move out in one month.

Onun yaklaşan partisi hakkında e-posta bildirimini aldım. - I received an email notification of his upcoming party.

a piece of
bir parça

Bana bir parça bilgi getirdi. - He brought me a piece of information.

Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var. - I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.

notification
{i} bildirme, haber verme
الإنجليزية - الإنجليزية
notification
a specific piece of information that serves to notify

    الواصلة

    a spe·cif·ic piece of in·for·ma·tion that serves to no·ti·fy

    التركية النطق

    ı spısîfîk pis ıv înfôrmeyşın dhıt sırvz tı nōtıfay

    النطق

    /ə spəˈsəfək ˈpēs əv ənˈfôrˈmāsʜən ᴛʜət ˈsərvz tə ˈnōtəˌfī/ /ə spəˈsɪfɪk ˈpiːs əv ɪnˈfɔːrˈmeɪʃən ðət ˈsɜrvz tə ˈnoʊtəˌfaɪ/
المفضلات