Tom hangi yaklaşımı alacağına karar veremiyor.
- Tom can't decide which approach to take.
Sana, yabancı dil öğrenmede yeni bir yaklaşım göstereceğim.
- I will show you a new approach to foreign language learning.
O yaklaştı ve dizlerinin üzerine düştü.
- He approached and fell on his knees.
Hava tahmini göre tayfunun sahile yaklaşması muhtemeldir.
- According to the weather forecast, the typhoon is likely to approach the coast.