a slender cylinder or strip of black lead, colored chalk, slate etc

listen to the pronunciation of a slender cylinder or strip of black lead, colored chalk, slate etc
الإنجليزية - التركية

تعريف a slender cylinder or strip of black lead, colored chalk, slate etc في الإنجليزية التركية القاموس.

pencil
{i} kalem

Bu kalem bana en az yüz dolara mâl oldu. - This pencil cost me at least a hundred bucks.

İki düzine kalem satın aldım. - I bought two dozen pencils.

pencil
kurşunkalem

O bana bir kurşunkalem verdi. - She gave me a pencil.

Onun biri uzun ve diğeri biri kısa iki tane kurşunkalemi vardır. - He has two pencils. One is long and the other one is short.

pencil
{f} kurşunkalemle yazmak/çizmek
pencil
pencil sharpener kalemtıraş
pencil
renkli kurşun kalem ile boyamak
pencil
edeb
pencil
{i} makyaj kalemi
pencil
karataş
pencil
kurşun kalem

Benim bir zarfa, bir parça kağıda ve kurşun kaleme ya da bir dolma kaleme ihtiyacım var. - I need an envelope, a piece of paper, and a pencil or a pen.

Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın. - You must not write a letter with a pencil.

pencil
çizmek
pencil
{f} kalem ile makyaj yapmak
pencil
{f} karakalem ile çizmek
pencil
{f} kurşunkalemle yazmak
pencil
{i} karakalem
pencil
{i} küçük resim fırçası
pencil
kurşunkalemle çizmek
الإنجليزية - الإنجليزية
pencil
a slender cylinder or strip of black lead, colored chalk, slate etc
المفضلات