a sketch or drawing in which objects are delineated in contours without shading

listen to the pronunciation of a sketch or drawing in which objects are delineated in contours without shading
الإنجليزية - التركية

تعريف a sketch or drawing in which objects are delineated in contours without shading في الإنجليزية التركية القاموس.

outline
{i} özet

Tom, Mary'ye planının kısa bir özetini verdi. - Tom gave Mary a brief outline of his plan.

Bana planın kısa bir özetini verdi. - He gave me a brief outline of the plan.

outline
hulasa
outline
anahat
outline
(Bilgisayar) seviyelendir
outline
{i} iskelet
outline
{f} taslağını çizmek
outline
{f} taslağını çiz
outline
taslak
outline
şekil
outline
şeklini/taslağını çıkarmak
outline
ana hatlar

Okul kulüpleri yaklaşan okul yılı için yapmayı planladıkları kamu hizmeti projelerini açıkça ana hatlarıyla belirtmelidir. - School clubs need to clearly outline the community service projects they plan to do for the upcoming school year.

O, makinenin ana hatlarını kısaca anlatır. - He sketches the outline of the machine.

outline
çerçeve
outline
çerçeve,v.taslağını çiz: n.taslak
outline
(isim) ana hat, iskelet, dış çizgi, kontur, taslak, özet
outline
ana çizgiler
outline
(fiil) taslağını çizmek, ana hatlarıyla belirtmek, özetlemek, görüntüsü yansımak
outline
{f} özetlemek
outline
özet Kontur Ana hatlar
outline
taslağını çıkar
الإنجليزية - الإنجليزية
outline
a sketch or drawing in which objects are delineated in contours without shading

    الواصلة

    a sketch or draw·ing in which objects are de·lin·e·a·ted in contours with·out shad·ing

    التركية النطق

    ı skeç ır drôîng în hwîç ıbceks ır dîlînieytîd în käntûrz wîdhaut şeydîng

    النطق

    /ə ˈskeʧ ər ˈdrôəɴɢ ən ˈhwəʧ əbˈʤeks ər dəˈlənēˌātəd ən ˈkänˌto͝orz wəᴛʜˈout ˈsʜādəɴɢ/ /ə ˈskɛʧ ɜr ˈdrɔːɪŋ ɪn ˈhwɪʧ əbˈʤɛks ɜr dɪˈlɪniːˌeɪtɪd ɪn ˈkɑːnˌtʊrz wɪðˈaʊt ˈʃeɪdɪŋ/
المفضلات