الإنجليزية - التركية
تعريف a similar structure on the tail of a bomb, used to help keep it on course في الإنجليزية التركية القاموس.
- fin
- {i} yüzgeç
Köpek balıkları yüzgeçleri için öldürülür.
-Sharks are killed for their fins.
Onlar okyanusta yaşayan köpek balıklarının yüzgeçlerini kestiler ve geri kalanını geri attılar.
-They cut the fins and tossed back the remainder of the living shark in the ocean.
- fin
- yüzgece benzer şey
- fin
- kanatçık
- fin
- {i} palet
- fin
- {i} kanat (uçak)
- fin
- sabit dikey yüzey
- fin
- (Askeri) KANATÇIK: Havan mermisi bomba ve bazı cins roketlerde bulunan ve seyir esnasında istikrar ve idareyi sağlayan hafif madeni kısım
- fin
- fin keel kotra omurgası
- fin
- {i} el
- fin
- dorsal fin sırt yüzgeci
- fin
- pectoral fin göğüs yüzgeci
- fin
- (İnşaat) kanat
Bufalo kanatları servis eden bir yer bulmaya gidelim.
-Let's go find a place that serves Buffalo wings.
Eğer tırnaklarınızı yerseniz, er ya da geç parmaklarınızı kanatacaksınız.
-If you bite your fingernails, sooner or later you will make your fingers bleed.
- fin
- yüzgece benzeyen sey
- fin
- {i} beş dolarlık banknot
- fin
- kanatçık,yüzgeç
- fin
- salma omurga
- fin
- finback bir çesit balina
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a similar structure on the tail of a bomb, used to help keep it on course في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- fin
a similar structure on the tail of a bomb, used to help keep it on course
الواصلة
a si·mi·lar struc·ture on the tail of a bomb, used to help keep it on courseالنطق
Resimler
المفضلات