a signal to which an effect has not been added

listen to the pronunciation of a signal to which an effect has not been added
الإنجليزية - التركية

تعريف a signal to which an effect has not been added في الإنجليزية التركية القاموس.

dry
{f} kurulamak

Tom köpeği kurulamak için eski havluları kullanırdı. - Tom used old towels to dry the dog.

Saçımı kurulamak, makyaj yapmak ve giyinmek zorundayım. - I have to dry my hair, put on makeup and get dressed.

dry
kurutmak

Saçımı kurutmak için saç kurutma makinesi kullanırım. - I use a blow dryer to dry my hair.

Tom havluyu sıktı ve kurutmak için onu astı. - Tom wrung out the towel and hung it up to dry.

dry
{s} kuru

Birçok Avrupa mutfakları orada kuru malzemeler tartıldığından dolayı bir teraziye sahiptir, Amerika'da tam tersine onlar hacimle ölçülmektedir. - Many European kitchens have scales because dry ingredients are measured by weight there, unlike in America, where they are measured by volume.

Mary kuru gözleri için göz damlaları kullanır. - Mary uses eyedrops for her dry eyes.

dry
sek (içki)
dry
kavurmak
dry
tatsız (söz, konuşma vb)
dry
mecazi
dry
yavan

Bu çok yavan bir açıklama. - That's a very dry explanation.

Onun mizah duygusu çok yavan. - His humor is very dry.

dry
{f} kurut

Saçımı kurutmam gerekiyor. - I have to dry my hair.

Tişörtünü kurutacağım. - I will dry your T-shirt.

dry
{s} kurumuş

Aslında bir pınar vardı, ama kurumuştu. - There was a spring indeed, but it was dry.

dry
(sıfat) kuru, kurumuş, sek, susuz, susatıcı, kart, susamış, yavan, sıkıcı, içki karşıtı, kurak
dry
sade ve eğlendirici
dry
{s} susatıcı
dry
{s} içki karşıtı
dry
suyu çekilmiş
dry
{s} kör (kuyu)
dry
(Tıp) Kurutmak, kurumak
dry
{s} susamış
الإنجليزية - الإنجليزية
dry
a signal to which an effect has not been added

    الواصلة

    a sig·nal to which an ef·fect has not been added

    التركية النطق

    ı sîgnıl tı hwîç ın ıfekt hız nät bın ädıd

    النطق

    /ə ˈsəgnəl tə ˈhwəʧ ən əˈfekt həz ˈnät bən ˈadəd/ /ə ˈsɪɡnəl tə ˈhwɪʧ ən əˈfɛkt həz ˈnɑːt bən ˈædəd/
المفضلات