a short speech made to the audience not heard by other characters

listen to the pronunciation of a short speech made to the audience not heard by other characters
الإنجليزية - التركية

تعريف a short speech made to the audience not heard by other characters في الإنجليزية التركية القاموس.

aside
(zarf) bir kenara, bir tarafa, ayrı, kendi kendine
aside
bir kenara

Akşam yemeğinden sonra, George'nin babası onu bir kenara aldı. - After dinner, George's dad took him aside.

O bir kenara biraz benzin koydu. - He puts aside some gas.

aside
(Muzik) sahnede kendi kendine söyleme
aside
kenara

O, onu ileride kullanmak üzere bir kenara koydu. - She set it aside for future use.

Onun geçmesi için kenara çekildim. - I stepped aside for him to pass.

aside
fısıltı
aside
yana

Şaka bir yana, işe yarayabilir. - All kidding aside, it may work.

Bunu benim için bir yana koy. - Lay this aside for me.

aside
yan tarafa
aside
(bir) yana
aside
alçak sesle konuşma
aside
bir yana, bir kenara
aside
saklamak
aside
aside from ABD başka
aside
Iay aside bir tarafa koymak
aside
bir tarafa çekmek
aside
bir yana: Joking aside, just who are you? Şaka bir yana, kimsin sen? i., tiy. oyuncunun alçak sesle söylediği
aside
stand aside bir yana çekilmek
aside
{i} kendi kendine söylenen sözler [tiy.]
aside
call aside bir tarafa çağırmak
الإنجليزية - الإنجليزية
aside
a short speech made to the audience not heard by other characters

    الواصلة

    a Short speech made to the au·di·ence not heard by oth·er characters

    التركية النطق

    ı şôrt spiç meyd tı dhi ôdiıns nät hırd bay ʌdhır kärîktırz

    النطق

    /ə ˈsʜôrt ˈspēʧ ˈmād tə ᴛʜē ˈôdēəns ˈnät ˈhərd ˈbī ˈəᴛʜər ˈkarəktərz/ /ə ˈʃɔːrt ˈspiːʧ ˈmeɪd tə ðiː ˈɔːdiːəns ˈnɑːt ˈhɜrd ˈbaɪ ˈʌðɜr ˈkærɪktɜrz/
المفضلات