Ona hafif bir yatıştırıcı verdim.
- I gave him a mild sedative.
Yatıştırıcı etkiliyor.
- The sedative is taking effect.
Sakinleştirici etkisini gösteriyor.
- The sedative is taking effect.
Doktor ona bir sakinleştirici verdi.
- The doctor gave him a sedative.