Küçük kasabada hayat sıkıcıdır.
- Life in a small town is boring.
Futbol takımımız kasabadaki diğer takımların tümünü yendi.
- Our soccer team beat all the other teams in the town.
Onun ebeveynleri ana ilçe merkezinde yaşıyor.
- His parents live in the main county town.
Belediye binası insanlarla doluydu.
- The town hall was full of people.
Buradan Belediye binasına yürümek aşağı yukarı ne kadar zaman alır?
- How much time, more or less, does it take to walk from here to the town hall?
Kenti tanımak için çevrede dolaştı.
- He walked around to see the town.
Roma bir İtalyan kentidir.
- Rome is an Italian town.