a ruler; device for measuring, a straightedge, a measure

listen to the pronunciation of a ruler; device for measuring, a straightedge, a measure
الإنجليزية - التركية

تعريف a ruler; device for measuring, a straightedge, a measure في الإنجليزية التركية القاموس.

rule
(isim) kural, talimat, kanun, prensip, hüküm, mahkeme kararı, tüzük, yönetmelik, egemenlik, idare, metre, cetvel, standart, norm, gönye
rule
hükümdarlık etmek
rule
hükme bağlamak
rule
hükümet etmek
rule
usul
rule
saltanat etmek
rule
düzçizer
rule
hükmetmek
rule
{i} mahkeme kararı
rule
{f} idare etmek
rule
by rule kurala göre
rule
{i} metre
rule
{i} egemenlik
rule
{f} saltanat sürmek
rule
ince çizgi
rule
{f} düzeyinde olmak
rule
çizgilik
rule
genellikle

Erkekler, genellikle, kızlardan daha uzundur. - Boys, as a rule, are taller than girls.

İngilizce öğretmenimiz genellikle çok ödev verir. - As a rule, our English teacher gives a lot of homework.

rule
cetvel tahtası
الإنجليزية - الإنجليزية
rule
a ruler; device for measuring, a straightedge, a measure
المفضلات