Ritimsiz müzik yoktur.
- There's no music without rhythm.
Ben o şarkının yavaş ritminden hoşlanıyorum.
- I like the slow rhythm of that song.
Ben bu şarkının yavaş ritminden hoşlanıyorum.
- I like the slow rhythm of this song.
Ritmi hissedin ve tempoyu takip edin.
- Feel the rhythm and follow the beat.
Tom davulu yavaş bir tempoda çaldı.
- Tom beat the drum at a slow tempo.
Tom'u yenmek zor olacak.
- Tom will be difficult to beat.
Onları yenmek için, çok sıkı antrenman yaparız.
- In order to beat them, we practice very hard.
Yumurtaları çırpmak için karıştırıcı kullanacak mısın?
- Are you going to use the blender to beat the eggs?
Çocuklar çok genç yaştan itibaren ritmik seslere cevap vermeyi öğrenirler.
- Children learn to respond to rhythmical sounds from a very young age.
Ritmik jimnastik kızlar için güzel bir spordur.
- Rhythmic gymnastics is a beautiful sport for girls.
Dance to the rhythm of the music.
Most dances have a rhythm as distinctive as the Iambic verse in poetry.
The running gag is a popular rhythm in motion pictures and theater comedy.
The Baroque term basso continuo'' is virtually equivalent to rhythm.
The rhythm of the seasons dominates agriculture as well as wildlife.
We walked with a quick, even rhythm.