Tom romantizmle ilgilenmediğini söylüyor.
- Tom says he's not interested in romance.
Onların romantizmi kasaba hakkında konuşmaydı.
- Their romance was the talk of the town.
Macera filmlerini sevmediğini düşündüm.
- I thought you didn't like romance movies.
Çok ihtiraslı bir aşk macerasıydı.
- It was a very passionate love affair.
Sami'nin online bir aşk ilişkisi vardı.
- Sami had a love affair online.
Aşk ilişkisi hakkında bana güvendi.
- He confided in me about his love affair.
İngilizce, Latince kökenli kelimelerle doludur.
- English is full of Romance words.
Bütün ulusal Latin dillerini öğrendim.
- I have studied all the national Romance languages.
İngilizce, Latince kökenli kelimelerle doludur.
- English is full of Romance words.