a recreation room in an institution

listen to the pronunciation of a recreation room in an institution
الإنجليزية - التركية

تعريف a recreation room in an institution في الإنجليزية التركية القاموس.

canteen
bıçak
canteen
kaşık takımı
canteen
kantin

Benim kantinin zaten yarısı boş. - My canteen is already half empty.

Kantinde öğle yemeği yedim. - I had lunch at the canteen.

canteen
matara

Tom Mary'ye matarasını uzattı ve o bir içki aldı. - Tom handed Mary his canteen and she took a drink.

Yanına bir matara dolusu su almalısın. - You should take a canteen full of water with you.

canteen
/ kişilik çatal
canteen
(Mukavele) kantin, yemekhane
canteen
{i} kantin, büfe
canteen
(Askeri) MATARA: Bir askerin teçhizatı arasında bulunan ve su, kahve gibi ihtiyaç maddelerini taşımaya yarayan kap
canteen
yemek takımlarının içinde durduğu göz veya sandık
canteen
çatal bıçak/matara/kantin
canteen
{i} yemek kabı
الإنجليزية - الإنجليزية
canteen
a recreation room in an institution

    الواصلة

    a rec·re·a·tion room in an in·sti·tu·tion

    التركية النطق

    ı rekrieyşın rum în ın înstîtuşın

    النطق

    /ə ˌrekrēˈāsʜən ˈro͞om ən ən ˌənstəˈto͞osʜən/ /ə ˌrɛkriːˈeɪʃən ˈruːm ɪn ən ˌɪnstɪˈtuːʃən/
المفضلات