a quantity much larger than is needed

listen to the pronunciation of a quantity much larger than is needed
الإنجليزية - التركية

تعريف a quantity much larger than is needed في الإنجليزية التركية القاموس.

excess
{i} fazlalık
excess
{i} aşırılık
excess
{i} aşırıya kaçma

Kibarlığın aşırıya kaçması can sıkıcı. - Excess of politeness is annoying.

excess
artan
excess
aşırı

Lütfen aşırı içki içmekten kaçın. - Please refrain from excessive drinking.

Aşırı sigara içmek sağlığa zarar verir. - Excessive smoking will injure your health.

excess
ziyadesiyle
excess
tecavüz
excess
katma
excess
haddinden fazla

Tom haddinden fazla gürültü hakkında şikayet etti. - Tom complained about the excessive noise.

excess
çok

O çok fazla sigara içiyor. - She smokes excessively.

Çok fazla yememelisin. - You shouldn't eat to excess.

excess
ölçüsüz

Suyu ölçüsüz ve aşırı miktarda içmek su zehirlenmesi ile sonuçlanabilir, potansiyel olarak ölümcül bir durum. - Drinking excessive and extreme amounts of water can result in water intoxication, a potentially fatal condition.

excess
ek
excess
excessluggage fazla bagaj
excess
{i} aşırılık, ifrat, fazlalık
excess
in excess of fazla
excess
on
excess
{i} fazla

O çok fazla sigara içiyor. - She smokes excessively.

Ciğerlerinde fazla su vardı. - He had excess water in his lungs.

excess
{s} fazla, ziyade, artan
excess
artık,fazla
الإنجليزية - الإنجليزية
surplusage
excess
surplus
a quantity much larger than is needed

    الواصلة

    a quan·ti·ty much larg·er than I·s needed

    التركية النطق

    ı kwäntıti mʌç lärcır dhın îz nidıd

    النطق

    /ə ˈkwäntətē ˈməʧ ˈlärʤər ᴛʜən əz ˈnēdəd/ /ə ˈkwɑːntətiː ˈmʌʧ ˈlɑːrʤɜr ðən ɪz ˈniːdəd/
المفضلات