a presentation of opinion or position

listen to the pronunciation of a presentation of opinion or position
الإنجليزية - التركية

تعريف a presentation of opinion or position في الإنجليزية التركية القاموس.

statement
{i} rapor
statement
{i} açıklama

Tom polise yanlış açıklama yaptı. - Tom made a false statement to the police.

Benim kısa bir açıklamam var. - I have a brief statement.

statement
tebliğ
statement
ifade olunan şey
statement
{i} hesap özeti: bank statement bankanın müşterisine verdiği hesap özeti
statement
(Dilbilim) düztümce
statement
hesap pusulası
statement
önerme
statement
(Mukavele) hesap raporu
statement
Söylem
statement
rapor/ifade
statement
söz

Onun sözünün aslını araştıracağım. - I'm going to ascertain the truth of his statement.

Ben onun sözüne inanamadım. - I could not believe his statement.

statement
{i} beyan

Başkan yarın bir beyanatta bulunacak. - The president will issue a statement tomorrow.

Bizim imzalı bir beyanımız var. - We have a signed statement.

statement
{i} ifade

Kathleen'in ifadelerinin gerçek olduğu çıktı. - Kathleen's statements turned out to be true.

İfade tamamen gerçek değil. - The statement is not wholly true.

statement
{i} bilanço
statement
anlatım,deyim
statement
{i} tarife
statement
{i} ifade; demeç, beyanat
الإنجليزية - الإنجليزية
statement
a presentation of opinion or position

    الواصلة

    a pres·en·ta·tion of o·pin·ion or po·si·tion

    التركية النطق

    ı prezınteyşın ıv ıpînyın ır pızîşın

    النطق

    /ə ˌprezənˈtāsʜən əv əˈpənyən ər pəˈzəsʜən/ /ə ˌprɛzənˈteɪʃən əv əˈpɪnjən ɜr pəˈzɪʃən/
المفضلات