Kütüphanede John'u gördüm.
- I saw John at the library.
Onlar orada garip bir hayvan gördü.
- They saw a strange animal there.
Tom dairesel bir testere ile parmağını kesti.
- Tom cut off his finger with a circular saw.
Çiftçiden bir testere ödünç aldı.
- She borrowed a saw from the farmer.