Saatimi tamir ettirdim.
- I had my watch repaired.
Saatimi John'a tamir ettireceğim.
- I am going to have my watch repaired by John.
Onlar arabalarını tamir etmek zorundalar.
- They have to repair their car.
Arabayı tamir etmek çok paraya maloldu.
- It cost a lot of money to repair the car.
Sadece gerekli tamiratları yapın lütfen.
- Just do the essential repairs, please.
Cookie'nin evi onarımdadır.
- Cookie's house is under repair.
Evimin büyük onarımlara ihtiyacı var.
- My house needs major repairs.