الإنجليزية - التركية
تعريف a person with positive qualities في الإنجليزية التركية القاموس.
- saint
- eren
Noel Baba bir Anadolu ereniydi.
-Santa Claus was an Anatolian saint.
- saint
- aziz
O, bir aziz gibi davrandı.
-He acted like a saint.
Eğer fakirlere yiyecek bir şey verirsem, o zaman bana aziz derler. Eğer fakirlerin neden yiyecek hiçbir şeyi olmadığını sorarsam, o zaman bana komünist derler.
-If I give the poor something to eat, then they call me a saint. If I ask why the poor have nothing to eat, then they call me a communist.
- saint
- evliya
- saint
- ermiş
Ermiş falan değil o. Öyleymiş gibi duruyor sadece.
-He's not a saint. He just looks like one.
- saint
- (Askeri) SAINT: Yörüngedeki uyduları önleme, inceleme ve özellikleri hakkında bilgi vermek imkanını sağlamak üzere hazırlanmış bir uydu kontrol sistemi
- saint
- {f} aziz kabul etmek
- saint
- kutsal
Protestanlar azizleri kutsal saymazlar.
-Protestants don't venerate saints.
- saint
- {f} azizler mertebesine çıkarmak
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a person with positive qualities في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- saint
Dorothy Day was a living saint.
a person with positive qualities
الواصلة
a per·son with pos·i·tive qualitiesالتركية النطق
ı pırsın wîdh päzıtîv kwälıtizالنطق
/ə ˈpərsən wəᴛʜ ˈpäzətəv ˈkwälətēz/ /ə ˈpɜrsən wɪð ˈpɑːzətɪv ˈkwɑːlətiːz/
Resimler
المفضلات