a path through two or more points (see also segment); a continuous mark

listen to the pronunciation of a path through two or more points (see also segment); a continuous mark
الإنجليزية - التركية

تعريف a path through two or more points (see also segment); a continuous mark في الإنجليزية التركية القاموس.

line
{i} hat

Eve girmeden önce, hırsız telefon hatlarını kesmiş. - The thief cut the telephone lines before breaking into the house.

Havalanından şehir merkezine hangi demir yolu hattını kullanacağımı bana söyle lütfen. - Please tell me which railway line to use from the airport to downtown.

line
{f} doldurmak
line
sıralamak
line
(Argo) kandırıcı sözler
line
ton
line
çizgilerle göstermek
line
astarlamak
line
doğru çizgi
line
sıra oluşturmak
line
desen
line
(tenek ve deniz) hat
line
çizgi

Elbiselerin yeni çizgisi Paris'ten. - The new line of dresses is from Paris.

Oyun alanı, beyaz çizgiler tarafından üçe bölünmüş. - The playground is divided into three areas by white lines.

line
{i} kablo
line
{f} kaplamak
line
ölçme ipi
line
(İnşaat) boru, hat, çizgi
line
{i} bilgi
line
kısa mektu
line
{i} kuyruk

O kuyrukta otuz dakika durdum. - I stood in that line for thirty minutes.

Tom bir saat kuyrukta bekledi. - Tom stood in line for an hour.

line
dizgin
الإنجليزية - الإنجليزية
line
a path through two or more points (see also segment); a continuous mark

    الواصلة

    a path through two or more points (see al·so segment); a con·ti·nu·ous mark

    النطق

المفضلات