a particular political or social setting, arena or condition

listen to the pronunciation of a particular political or social setting, arena or condition
الإنجليزية - التركية

تعريف a particular political or social setting, arena or condition في الإنجليزية التركية القاموس.

environment
ortam

Tom çok dilli bir ortamda büyüdü. - Tom grew up in a multilingual environment.

Bu iyi bir öğrenme ortamıdır. - This is a good learning environment.

environment
{i} çevre

Çevrenin tahribi dehşet vericidir. - The destruction of the environment is appalling.

O, çevreden sorumlu bakandır. - He is the minister responsible for the environment.

environment
{i} etraf
environment
(Askeri) Çevre muhit
environment
(Askeri) ÇEVRE ŞART VE ETKİLERİ, ÇEVRE (HV.): Bulunulan yer, çevre teçhizatı ve içindeki canlıların harekat özelliklerini, hava sıcaklığı, nem ve bulaşıcı etkilerini, harekat usulleri, ivme, şok, titreşim ve radyasyon durumlarını içine alan bütün şart ve etkilerin toplu ifadesi
environment
(Tıp) Dış etkiler
environment
içinde bulunan şartlar
environment
mekan
environment
(Tıp) environman
environment
(Tıp) Çevre, etraf, civar
environment
{i} çevre, muhit
الإنجليزية - الإنجليزية
environment
a particular political or social setting, arena or condition

    الواصلة

    a par·ti·cu·lar po·li·ti·cal or so·cial setting, a·re·na or con·di·tion

    النطق

المفضلات