a old woman, especially a wrinkly one

listen to the pronunciation of a old woman, especially a wrinkly one
الإنجليزية - التركية

تعريف a old woman, especially a wrinkly one في الإنجليزية التركية القاموس.

prune
budamak
prune
koyu mor renk
prune
kuru erik rengi
prune
fazla kısımları atmak
prune
çir
prune
{f} buda

Bu ağacı budayamam. Çok yüksek. - I cannot prune this tree. It's too high.

Gülleri budaman gerekiyor. - You need to prune the roses.

prune
kuru erik

Hangisini tercih edersin, kuru üzüm, kuru erik veya hurma mı​​? - Which do you prefer, raisins, prunes or dates?

prune
Kuru erik, erik kurusu
prune
buda(mak)
prune
wild prune dağ eriği
prune
{f} fazla kısımları atmak; kısaltmak; azaltmak
prune
(fiil) budamak, kesmek, kısaltmak, muaf tutmak, istisna etmek
prune
{f} istisna etmek
prune
{f} kesmek
prune
fazla kısımları kesip atmak
prune
budala kimse
prune
{f} muaf tutmak
prune
{i} ahmak
prune
(isim) kuru erik, budala, ahmak
الإنجليزية - الإنجليزية
prune
a old woman, especially a wrinkly one
المفضلات