a measure of distance traveled

listen to the pronunciation of a measure of distance traveled
الإنجليزية - التركية

تعريف a measure of distance traveled في الإنجليزية التركية القاموس.

hour
saat

Yarın on saat çalışmak zorunda kalacağım. - I'll have to study ten hours tomorrow.

Günde en az yedi saat uyumak zorundayız. - We must sleep at least seven hours a day.

hour
{i} vakit

Ben okula gitmeden önce bir saatlik koşuya vakit ayırdım. - I put in an hour of jogging before I go to school.

hour
vakit zaman
hour
an idle hour boş vakit
hour
bir saatiik yol
hour
ekvatorda on beş derecelik mesafe
hour
hour hand akrep after hours çalışma saatlerinden sonraki zaman
hour
sögen
a measure of
bir tedbirin
hour
gök kutuplarından geçen büyük daire
hour
{i} zaman

Yarın her zamankinden bir saat daha erken ofise gelmen mümkün mü? - Is it possible for you to come to the office an hour earlier than usual tomorrow?

Çocukken odamda yalnız başına kitap okuyarak çok fazla zaman geçirdim. - When I was a child, I spent many hours reading alone in my room.

hour
saat dairesi
الإنجليزية - الإنجليزية
hour
a measure of distance traveled

    الواصلة

    a meas·ure of dis·tance trav·eled

    التركية النطق

    ı mejır ıv dîstıns trävıld

    النطق

    /ə ˈmeᴢʜər əv ˈdəstəns ˈtravəld/ /ə ˈmɛʒɜr əv ˈdɪstəns ˈtrævəld/
المفضلات