Biz onu belediye başkanı seçtik.
- We elected him mayor.
Belediye başkanı ona şehrin anahtarını sundu.
- The mayor presented him with the key to the city.
Tenislerdekilerle karşılaştırılabilen dört büyük golf turnuvası hangileridir.
- What are the four major golf tournaments comparable to the ones in tennis?
Gözetlemede muhtemelen büyük bir hata olduğunu zannediyorum.
- I think that it likely that there was a major fault in the lookout.
Tom üniversitede edebiyatı asıl branş olarak aldı.
- Tom majored in literature at the university.
Asıl branş alanın nedir?
- What's your major field?
Tom bir müzik majörü değil.
- Tom isn't a music major.
Ben bir İngiliz binbaşıydım.
- I was an English major.
Tom emekli bir hava kuvvetleri binbaşı.
- Tom is a retired air force major.
O, senin önemli sorunundur.
- That is your major problem.
Kate'e bir filmde önemli bir rol oynama fırsatı verildi.
- Kate has been given an opportunity to play a major role in a movie.
... tavern mayor governor ...
... amount of carbon dioxide per person. New York City is reported, according to the Mayor’s ...