İki nesne arasındaki çekim kuvveti iki kütlenin ürünü ile orantılıdır ve onların kütle merkezleri arasındaki mesafeyle ters orantılıdır.
- The force of gravity between two objects is proportional to the product of the two masses, and inversely proportional to the square of the distance between their centers of mass.
Uygulama, vücut kütle indeks oranını hızlı bir şekilde hesaplamanı sağlıyor.
- The application allows you to quickly calculate the ratio of body mass index - BMI.
Bulut bir buhar kitlesidir.
- A cloud is a mass of vapor.
O her zaman kitlelerden uzak duruyor.
- He always stands aloof from the masses.
Onlar Massachusetts'de istedikleri gibi yaşayabildiler.
- They were able to live as they wanted in Massachusetts.
Massachusetts'te bir adamın, karısının büyükannesi ile evlenmesine izin verilmez.
- In Massachusetts, a man is not allowed to marry his wife's grandmother.
2020 yılında, tüm kamu kurumlarında Almanca kullanımı nüfusun bir kısmında kitlesel protestolara rağmen, İngilizce lehine kaldırılmıştır.
- In 2020, the use of German in all public institutions was abolished in favor of English, despite massive protests on the part of the population.
Kitlesel imha hayali kuran insanlar, toplumun faydalı bir şey üretmemiş olduğunu düşünüyor.
- People who dream of mass destruction think that society hasn't constructed anything worthwhile.
Seri imalat birçok ürünün fiyatını düşürdü.
- Mass production reduced the price of many goods.
Bu bir toplu ayaklanmadır.
- This is a mass uprising.
Kitlesel imha hayali kuran insanlar, toplumun faydalı bir şey üretmemiş olduğunu düşünüyor.
- People who dream of mass destruction think that society hasn't constructed anything worthwhile.
On binlerce insan soğuk ve yağmura rağmen Paskalya kutlamasında Papa Francis ile Dindar Kütleye katılmak için pazar sabahı Aziz Petrus Meydanında toplandı.
- Tens of thousands of people gathered in Saint Peter's Square on Sunday morning, despite the cold and the rain, to take part in Solemn Mass with Pope Francis in celebration of Easter.
O bir hatalar kitlesi.
- He is a mass of faults.
Bulut bir buhar kitlesidir.
- A cloud is a mass of vapor.
Kütlesel sel, yerel ulaşım ağını felç etti.
- The massive flood paralyzed the local transportation network.
Aptal yığınlar Mandela'nın iyi bir adam olduğuna inanıyorlar.
- The dumb masses believe that Mandela was a decent man.
After all, muscle maniacs go ga ga over mass no matter how it's presented.
Can we this quote? Coleridge — But mass them together and they are terrible indeed.
A deep mass of continual sea is slower stirred to rage.
Night closed upon the pursuit, and aided the mass of the fugitives in their escape.
He had spent a huge mass of treasure.
... span by mass tourism ...
... not the public as a mass, but each member of the public as ...