Bu otoyol bize çok zaman kazandırır.
- This highway saves us a lot of time.
Genç bir kızın fena halde çürümüş cesedi otoyolun kenarında bulundu.
- The badly decomposed body of a young girl was found on the side of a highway.
Yeni otobanda araba sürmekten zevk aldım.
- I enjoyed driving on the new highway.
Kaza otobanda gerçekleşti.
- The accident took place on the highway.
Ana yoldan ayrıldıklarından beri, başka bir arabayla karşılaşmadılar.
- Since they left the national highway, they hadn't come across another car.
Ana yollar banliyölerin büyümesine katkıda bulunacaktır.
- The construction of a highway will contribute to the growth of the suburbs.
Karayolları trafik kanununu bilmelisin.
- You must know the highway code.
Fransa'da çok iyi karayolları var.
- In France there are very good highways.
Karayolunda oynamaya gidin, çocuklar!
- Go play on the highway, kids!
Ana karayolu üzerinde trafik kazası oldu.
- The traffic accident took place on the main highway.
Onun ana yolda bir dükkânı var.
- He has a store on the main road.
Hatırladığım kadarıyla, Tom'un evi ana yoldan biraz daha uzak.
- As I recall, Tom's house is a little farther in from the main road.