الإنجليزية - التركية
تعريف a living thing في الإنجليزية التركية القاموس.
- living thing
- canlı
Tüm canlılar varlığın tek zincirine bağlıdırlar.
-All living things are connected in one chain of being.
Eğer su olmasa canlılar yaşayamaz.
-If it were not for water, no living things could live.
- organism
- organizma
Bu tek hücreli bir organizmadır.
-That is a unicellular organism.
Hastalık, organizmanızı zayıf düşürdü.
-The sickness has weakened your organism.
- a thing
- bir şey
- organism
- oluşum
- organism
- {i} örgüt
- organism
- örgüt/organizma
- organism
- {i} canlı varlık
- organism
- {i} organizma, örgenlik
- organism
- {i} vücut
- organism
- (Tıp) Uzviyet, beden, oluşum, teşkilat, organizma
- organism
- {i} yapı
Uzaydan görülebilen Great Barrier Reef, canlı organizmalar tarafından yapılan dünyadaki en büyük yapıdır.
-Visible from space, the Great Barrier Reef is the largest structure on Earth made by living organisms.
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف a living thing في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- organism
- living thing
- a living (or once living) entity
المصطلحات ذات الصلة
a living thing
الواصلة
a li·ving thingالتركية النطق
ı lîvîng thîngالنطق
/ə ˈləvəɴɢ ˈᴛʜəɴɢ/ /ə ˈlɪvɪŋ ˈθɪŋ/
Resimler
فيديوهات
... as any other living thing on Earth. ...
السابق
المفضلات