a limb, part, head, clause, one of a body

listen to the pronunciation of a limb, part, head, clause, one of a body
الإنجليزية - التركية

تعريف a limb, part, head, clause, one of a body في الإنجليزية التركية القاموس.

member
üye

Avrupa Birliği bayrağındaki on iki yıldız, birliğin on iki kurucu üyesini sembolize etmemektedir. O, on iki havariyi sembolize etmektedir. - The twelve stars on the flag of the European Union do not symbolize the twelve founding members of the union. They symbolize the Twelve Apostles.

Bir dörtlü, bir üçlüden bir üye daha fazladır. - A quartet has one more member than a trio.

member
öğe
member
kılgan
member
ört.penis
member
membershipüyelik
member
{i} taraf (denklem)
member
{i} uzuv
member
{i} organ

Ben beş yıldır bu organizasyonun bir üyesiyim. Oh bekle, hayır. Altı. - I've been a member of this organization for five years. Oh wait, no. Six.

O bu organizasyonun bir üyesidir. - She's a member of this organization.

member
{i} üye, aza
member
(İnşaat) üye, parça, kısım
member
üyeler

Komitenin bütün üyeleri birbirlerinden nefret ediyorlar. - All the members of the committee hate one another.

Biz beyzbol takımı üyelerini karşılamak için bayrakları salladık. - We waved flags to welcome members of our baseball team.

member
uzuv/üye
member
member of parliament milletvekili
member
(Tıp) Kol ve bacak gibi vücut parças4
member
denklemin bir tarafı
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} member
a limb, part, head, clause, one of a body
المفضلات