a large pack or bale, a thing or charge made for packing

listen to the pronunciation of a large pack or bale, a thing or charge made for packing
الإنجليزية - التركية

تعريف a large pack or bale, a thing or charge made for packing في الإنجليزية التركية القاموس.

package
{f} paketlemek
package
{i} koli

Koliniz geldiğinde sizi arayacağız. - We'll call you when your package arrives.

Koliniz geldiğinde sizi arayacağız. - We will call you when your package arrives.

package
{i} paket

Tom paketi sardı ve iplerle bağladı. - Tom wrapped the package and tied it with strings.

Tom şirketin sunduğu erken emeklilik paketini aldı. - Tom took the early retirement package the company offered.

package
ambalaj

Talimatlar ambalaj üzerindedir. - The instructions are on the package.

package
{i} paket program
package
(Askeri) AMBALAJ; PAKETLEME; PAKET HALİNE KOYMA: Eşyayı sararak, paket yaparak veya sandığa yerleştirerek taşınır hale koyma işi
package
paket,v.paketle: n.paket
package
sarmalama
package
(Bilgisayar) sarmalaç
package
bohça
package
package deal takımı ile alışveriş
package
denk balama
package
paket etme
package
paketle

Türkiye, Avrupa Birliği (AB) üyeliği sürecinde çok önemli reform paketlerini Meclis' ten geçirdi. - Turkey has passed very important reform packages in Parliament during the European Union (EU) process.

Şu paketleri bir yere koyuver. - Just put those packages anywhere.

package
{f} ambalajlamak
الإنجليزية - الإنجليزية
{n} package
a large pack or bale, a thing or charge made for packing
المفضلات