a heavy or habitual user of illicit drugs

listen to the pronunciation of a heavy or habitual user of illicit drugs
الإنجليزية - التركية

تعريف a heavy or habitual user of illicit drugs في الإنجليزية التركية القاموس.

head
{i} baş

Batılı ülkeler doları güçlendirmek için baş başa verip düşünüyorlar. - Western nations have to put their heads together to strengthen the dollar.

O, baş ağrısından acı çekiyor. - He is suffering from a headache.

head
{i} konu başlığı
head
menba
head
başlık

Herkes bu sabahki haber başlıklarından memnundu. - Everyone was delighted by this morning's headlines.

Tom genellikle sadece başlıkları okur. - Tom usually only reads the headlines.

head
başkanlığını yapmak
head
buhar basıncı
head
{f} başı çek
head
genel başkan
head
{f} (bir şeyin) başkanlığını yapmak/başkanı olmak: Who heads this outfit? Buranın başkanı kim?
head
{f} olgunlaşmak
head
{f} -in
head
{i} pınar başı
head
{s} baştaki
head
bir

Bir fincan kahve kafamı aydınlattı. - A cup of coffee cleared my head.

Bir elin nesi var, iki elin sesi var. - Two heads are better than one.

head
{s} baş ile ilgili
head
{f} başında olmak
head
{i} şef, baş, başkan: the head of the math department matematik bölümü başkanı
head
{f} başı çekmek
head
{i} köpük
head
kafa,v.başı çek: n.baş
الإنجليزية - الإنجليزية
head

The hutch now looks like a “Turkish bath,” and the heads have their arms around one another, passing the pipe and snapping their fingers as they sing Smokey Robinson's “Tracks of My Tears” into the night.

a heavy or habitual user of illicit drugs

    الواصلة

    a hea·vy or ha·bi·tu·al us·er of il·lic·it drugs

    التركية النطق

    ı hevi ır hıbîçuıl yuzır ıv îlîsıt drʌgz

    النطق

    /ə ˈhevē ər həˈbəʧo͞oəl ˈyo͞ozər əv əˈləsət ˈdrəgz/ /ə ˈhɛviː ɜr həˈbɪʧuːəl ˈjuːzɜr əv ɪˈlɪsət ˈdrʌɡz/
المفضلات